Bir Öğretmen Olarak Yeni Fikirlerden Kaçma

Bir eğitimci olarak, fikirler her şeydir.

Eğer bir fiil olarak eğitim, sadece bir yürütme meselesiyse, fikirler daha az önemli olacaktır. Örneğin, bir fabrika gibi standartlaştırılmış bir durumda, yeni fikirler bir mimarın stüdyosunda, aile çiftliğinde veya pazarlama şirketindekinden daha az değere sahiptir. Bu fabrikada, fikirler yukarıdan aşağı doğru geliyor ve onları yerleştirmek, yerin ritmi.

 
Sınıfınız bazen zihninize bağlı olarak her ikisini de biraz hissedebilir. Fakat zihinsel manzaranıza (yani aklınıza) getirdiğiniz daha yeni fikirler, öğrencilerinizin öğrenme deneyimlerinin daha verimli ve yaratıcı ve yenilikçi olma şansı vardır.
Yeni fikirler, aynı zamanda zanaatınızda sadece ´profesyonelce geliştirilmiş´ değil, aynı zamanda meraklı, hayranlık uyandıran ve oynak olmak üzere canlandıracaktır. Öğretime nasıl yaklaşırsanız, öğrencilerin öğrenmelerine nasıl yaklaştıklarını etkileyebilir.

Bu düşünceyle, bu fikirlerden bazılarının nereden geldiğini ve / veya nasıl geldiklerini açıklığa kavuşturmak için yararlı olabileceğini düşündüm, böylece sizden olağanüstü bir tutkunun ve bilginin hakemlerinden faydalanabilirsiniz.

Bu biraz bir liste gibi okunacak, ama bir liste yapmak gibi hissetmiyorum, bu yüzden kaybolacaksınız. Yeni fikirler için bir öğretmen olarak değer verebileceğiniz ilk “yer” de aynı zamanda önde gelen bir yerdir - her düşünce ve duygu ve yarattığınız yaratıcı kıvılcım için kökeni, iniş yeri ve deneysel alanı: aklınızın hayal gücü.

Jumpstarting bu yazının bir noktasını oluşturuyor, fakat dairesel muhakeme riskiyle karşı karşıya kalacağımı düşündüğümüzü düşündüğünüzü söyleyeceğim. Eğer bir şeyi alma alışkanlığınız varsa - X diyelim ve X + 1 ve sonra 3X ve daha sonra XB olana kadar onunla oynuyoruz, zaten yeni fikirler yaratıyorsunuz. Sadece bir şeyin amaçlanan işlevine bağlı kalırsanız, bu fırsatı kaybettin.

Örneğin, ´X´ bir değerlendirme formu - çoktan seçmeli bir test olduğunu düşünün. ´X + 1 form, fazladan bir veya daha az seçenek içeren bir forma biraz küçük bir dokunuş ekliyor veya bir dijital uygulamada aynı yazı tipini ve rengini değiştiriyordu. ´3X´ - gerçekten bir değişiklik yapmak - öğrencilerin yanlış MC öğelerini almasını ve bu yanıtın neden yanlış olduğunu gösteren diyagramlar oluşturmasını isteyebilir ve ´XB´, her bir öğrenci için kişiselleştirilen MC öğelerinde uyarlanabilir bir öğrenme algoritması olabilir. Performans sadece bu testte değil, önceki testlerde, okuma seviyesinde veya o gün ruh hallerinde.

Mesele şu ki, yaratıcılık için en iyi kaynak zaten orada olanlarla oynak olmaktır. Bu, yaratıcılığın ataletini azaltır, çünkü zaten var olan bölümlerle çalışıyorsunuz ve ´uygulama süresi´ neredeyse sıfır. Hemen gitmeye hazır ve yaratıcı gücünüzün maliyeti önyükleme için düşük.

Öğretim zihninizi taze tutmanın bir başka yolu da öğrencilerin düşündüğü gibi düşünmektir. Bunu yapmak için onları gerçekten dinlemelisiniz - ve bunu öğretmen konuşmasına ne söylediklerini ´önceden çerçevelemeden´ yapmalısınız. Hayatımızın her alanında bunu suçlu bulabiliriz. Kendi çocuklarımı dinlediğimde, bazen kendimi, benim için daha az çalışacak bir şeye yeniden nasıl yönlendireceğimi düşündüğümüzü düşünerek düşündüğüm şeyden ileriye doğru atlayarak, ya da sadece onların ´hissediyorum´ duydum (ama gerçekten değil).

Yine de, bir öğrenci gibi düşünmek, onları motive eden şeyleri, kendilerini nasıl gördüklerini, fikirlerinin nereden geldiğini ve onlardan sonra ne ile uğraştıklarını görmek. Çocuklar, yetişkinlerin çoğalmaya başlayamadığı enerjiye sahiptir, ancak biz de arkalarına oturarak trumlardan ve gelişmekte olan kişiliklerinin yay sıçramasından öğrenebiliriz.

Yeni fikirler nereden gelebilir? Arkana bak. İlk yıl öğretimini ne yapıyordun? Okulda, asla unutamayacağın bir öğrenci olarak neler yaptın? Ve neden-neden senin için unutulmaz? 50 yıl önce eğitimde ne yapıyorlardı? Vygotszky ve Piaget ve Skinner ve Dewy ne dedi? Arkana bak. Eski her şey yeniden yeni. Birleştir, uyarla ve benimseyin.

Bu noktaya bak. Bir toplum olarak nereye gidiyoruz? Hangi eğilimler o kadar güçlü gözüküyorlar ki, onların yanında anlamaya ve büyümeye değer mi? Teknolojiden ne haber ne yapıyor? Teknolojiye eğitim ne yapıyor? (Bkz: 30 İnanılmaz Yollar Teknolojisi, 2028 Yılında Eğitimi Değiştirecek .) Büyük resmi değil, küçük cihazı düşünün. Çevremizde neler oluyor?

Profesyonel öğrenme ağınız, öğretmen olarak yeni fikirlerden asla çıkmayacağınızdan emin olmanın başka bir yoludur. Eğer bu ağ, iyi düşünülmüş bir düşünce tarzı, çeşitli kaynaklar ve hem duygusal hem de meslektaş desteği ile doluysa, diğer faktörler arasında şüphesiz yeni fikirler üreteceksiniz. Bununla birlikte, eğer twitter üzerinde oturmak ve ilham almak umuduyla bazı twitter sohbetler kayıyorsa, tam tersini deneyimlemeniz daha olasıdır.

Ve öğrenciler gibi düşünmenin yanı sıra, yeni fikirler istiyorsanız, onlara sorun! Ne havalı? Ne görüyorlar? Onları ne rahatsız ediyor? Onları ne heyecanlandırıyor? Ne yeni uygulama / topluluk / stil keşfettiler ve hangi dersten uzaklaşabilirsiniz.

Buradaki diğer fikirler gibi, bu da sihir değil. Büyük bir öğretmenin herhangi bir şeyle öğretebileceği gibi, büyük bir öğrenci neredeyse her şeyden öğrenebilir. Bunun gerçekleşmesi için, doğru zihniyetin yerinde olması gerekir, böylece küçük Jimmy sizin için yeni bir şarkı çalarsa, zihniniz yeni düşüncenin elektriğiyle dışarıya sörvey yapmaya, tanımlamaya ve dışa doğru çıkmaya hazırdır.

 
Bu, zihniyetin yakında yazar olacağım her şey olduğu anlamına gelir. Sıklıkla bir büyüme zihniyetine sahip olduğumuzu duyuyoruz ve bu yararlıdır. Ancak sürekli bir merak duygusuna sahip olmak, teknenizi sürekli olarak yeni fikirlerle sağlamak için yeterli olabilir.

Ayrıca, oku. Çok. Bu sadece size doğrudan didaktik bir şekilde yeni fikirler vermez, aynı zamanda yeni fikirlere daha elverişli bir varlık durumunda olmanız için zihni siler. Pop kültürü başka bir kaynak-film, YouTube, müzik, video oyunları. Aynı zamanda bir site (TeachThought gibi), iyi hazırlanmış bir sosyal medya yayını veya bir sosyal RSS okuyucusu da yararlı olabilir.

Tabii ki, sadece yeni fikirlerle gelmek, savaşın sadece% 20´sidir. Bir fikrin değerini anlamak, bilgeliğin temel taşıdır. Bazen sahip olduğumuz şeylerin daha az fikrine ve daha sevgi dolu entegrasyonuna ihtiyacımız var. O zaman bu yeni fikrin coşkusunu ve kıvılcımını kaybetmemeliyiz. Yeni bir şey hakkında heyecanlanmak için, sadece öğrencilerin akıllarına ve cansızlıklarını aktarabilmenin yararı nedir?

Bir öğretmen olarak yeni fikirlerden asla vazgeçmenin sırrı, siz, öğrenciler ve onların çalıştıkları müfredat arasındaki mesafeyi kısaltmak olabilir. Telleri gergin hale getirin. Bağlantıları ve diyotları en aza indirin. Anakartları ayırın.

Öğrencilerin kendi terimleriyle kendi düşünceleriyle fikir alışverişinde bulunmaları için alan yaratın ve yeni fikirlerin blues, beyazlar ve diğer küçük ışık parçacıklarına karışmaya başlamasına izin verin.